MERCEK
“VUCA DÜNYASI”NIN YENİ LİDERLİK MODELİ
Çevik Liderlik (Agile Leadership)
Bugüne kadar görülen, gelmiş geçmiş en hızlı değişim döneminde yaşıyoruz. Geçmiş yüzyıllarda insanlık tarihinde önemli değişimler yaşanmış olsa da, iş yapma ve yaşam biçimlerini, kültürleri köklü olarak bu denli dönüştüren bir gelişimin en son 12 bin yıl önce Neolitik devrim sırasında, yani avcı-toplayıcı gruplardan tarım toplumuna geçiş sırasında yaşandığını söylemek iddialı bir ifade olmaz.
Küresel boyutta insanların ve sistemlerin birbirine karmaşık bir şekilde bağlı olduğu, teknolojik, ekonomik ve sosyal gelişimlerin hızına yetişmenin gittikçe zorlaştığı bir döneme tanıklık ediyor ve bunun içinde var olmaya çalışıyoruz.
Her yıl yepyeni teknolojiler, pazarlar ve rakipler gittikçe artan bir hızla ortaya çıkıyor. Değişim hızlandıkça belirsizlikler de artıyor. Gelecekteki tehditleri ve fırsatları tahmin etmek artık eskisinden daha zor. Karşılaştığımız zorluklar aşina olmadığımız, yeni boyutlar içeriyor.
İçinde yaşadığımız bu dönemde başa çıkmamız gereken problemler de her an değişiyor ve ancak bu değişime hızla uyum sağlayabilenler ayakta kalıyor. 20. yüzyılın dev markalarının ve ürünlerinin bazıları piyasadan çekilirken veya küçülürken, yepyeni firmaların dünya devleri ligine hızla yükselişini izliyoruz. Dünya lider markalar ligi, teknoloji markalarının ortaya çıkmasıyla birlikte büyük bir dönüşüm yaşadı ve yaşamaya devam etmekte.
Dünyanın önde gelen pazarlama araştırması şirketlerinden Kantar Grubu’nun 45 ülkede 100 binden fazla markayı kapsayan çalışması BrandZ™ her yıl dünyanın lider markalarını marka değerlerine göre sıralamakta. 2019’un en değerli küresel markası, 12 yıldır zirveyi başka markalara kaptırmayan Google ve Apple’ı geçen Amazon oldu. Aynı çalışmada Instagram ise değeri en hızlı büyüyen marka oldu. VUCA dünyasında tüketici ihtiyaçlarını doğru bir şekilde öngörme ve bunlara hızla cevap verme konusundaki başarılı girişimleri Amazon’u ve Instagram’ı bu konuma ulaştırdı. Bu şirketlerin kazandıkları başarının perde arkasında yatan nedenleri anlamak için, VUCA dünyasının değişen liderlik modellerini de anlamak ve çevik liderlik (agile leadership) kavramı üzerine konuşmak kaçınılmaz.

Kontrol edilmesi mümkün olmayan ve her zamankinden daha rekabetçi bir dünya
VUCA, İngilizce Volatility (Değişkenlik), Uncertainty (Belirsizliklik), Complexity (Karmaşıklık) ve Ambiguity (Tanımlanamazlık/Muğlaklık) sözcüklerinin baş harflerinden türetilmiş bir terim. Kontrol edilmesi mümkün olmayan ve her zamankinden daha rekabetçi bir dünyanın çeşitli boyutlarının altını çizen bir ifade…
Günümüzün sürekli olarak değişen koşullarına karşı farkındalığı canlı tutan, olasılıklara karşı hazırlıklı olmaya ve olaylara bakış açımızı yenilemeye işaret eden bir yaklaşım…
VUCA’yı, beklentileri yönetmeye, hazırlıklı olmaya, dönüşüm ve müdahaleyi destekleyen öğrenme modellerine dikkatimizi çeken bir davetiye olarak da nitelendirmek mümkün.
VUCA kavramının ilk ortaya çıkışı, 1987 yılında ABD Ordusu Savaş Akademisi ders müfredatına girişiyle oldu. Önceleri Irak ve Afganistan gibi savaş sahalarındaki öngörülemezlik ve sürpriz gelişmeleri, askeri müdahalenin değişen doğasını tanımlamada kullanıldı.
Kavram, General Maxwell Thurman’ın 1992 yılında Stratejik Liderlik Konferansı’ndaki sunumu ile birlikte sivil çevrelerle de paylaşıldı. Zamanla ekonomi ve iş dünyasının da yaygın olarak benimsediği bir kavram haline geldi.
Değişkenlik
Volatility
Bir endüstride, pazarda veya genel olarak dünyadaki değişimin hızını ifade eder. Değişken ve beklenmedik etkiler yaratan durumları tanımlayan kavram, yaklaşan değişim rüzgârlarını öngörebilecek erken uyarı sistemlerini kurup, bunlardan zamanında yararlanmanın önemini vurgular.
Belirsizlik
Uncertainty
Geleceğin ne ölçüde güvenle tahmin edilebilir olduğunu ifade etmede kullanılan terim, tahmin edilemezlik ve sonuçların öngörülememesi durumlarında konuya daha geniş ve farklı bir perspektiften yaklaşıp, bir anlayış geliştirmenin önemini vurgular.
Karmaşıklık
Complexity
Dikkate almamız gereken faktörlerin sayısını, çeşitlerini ve aralarındaki bağlantıları ifade eder. Faktörlerin çokluğu, çeşitliliği ve aralarındaki bağlantılar arttıkça, iş yaptığımız ortam da bir o kadar karmaşık hale gelir. Odaklanma, netlik, esneklik ve yaratıcılık ile meselelere yaklaşmanın önemine dikkat çeker.
Muğlaklık
Ambiguity
Bir şeyin nasıl yorumlanacağı konusunda netliğin olmadığı durumları tanımlar. Elimizdeki bilgi doğru sonuçlara varmamıza izin vermeyecek kadar eksik, çelişkili ya da yanlış olduğunda, muğlaklık artar. İçinde bulunduğumuz ortam ne kadar muğlak olursa, yorumlaması da o kadar zorlaşır. Bu terim, neyin gerçek ve doğru olduğuna, etki-tepki dengelerine ivedilikle karar verebilme becerisinin önem kazandığı durumlara vurgu yapar.
Yeni bir düzen, yeni gereklilikler…
VUCA dünyasında geleceğe dair tahminler yapmak giderek daha da zorlaşıyor. Yeni normalde, iki şeyin artmaya devam edeceğine kesin gözüyle bakabiliriz: 1-Değişimin hızı; 2-Karmaşıklık ve karşılıklı bağımlılık seviyesi…
Bulunduğu durumdan memnun olmak, şimdi şirketler için en büyük tehdit. Başarılı olmanın sırrı, değişime ayak uydurmanın artık bir seçenek değil, bir zorunluluk olduğunu kabul etmekten ve buna uyum sağlamaktan geçiyor. Küreselleşme ile birlikte her şeyin her şeyle örüntülü ve ilişki içinde olduğu bu dünyada artık zamanında ve yararlı işbirlikleri geliştirebilen, müşterileriyle, tedarikçileriyle ve çalışanlarıyla etkin bir ortaklık ilişkisi içinde çalışabilen şirketler başarılı olacaklar.
Lineer, tek boyutlu, tepeden aşağıya komuta zinciri içinde hareket eden organizasyonların iş göremez hale geldiği günümüz iş dünyasında çalışma kültürü köklü değişikliklerle karşı karşıya. VUCA’nın hâkim olduğu bir dünya düzeninde başarılı liderlik tanımı da hızla değişmekte. Yeni nesil liderlik yaklaşımı ile birlikte, “Agile Leadership” (Çevik Liderlik) kavramı öne çıkıyor.
Agility (çeviklik), bilişim sektörünün 2001 yılından bu yana kullandığı (bkz. Çevik Yazılım Manifestosu ve Prensipleri), dijitalleşmenin etkisini artırmasıyla artık her sektörün hayatta kalabilmek ve büyüyebilmek için benimsediği bir iş yapış ve yönetim yaklaşımı. Çevik liderlik de buradan hareketle tanımlanan bir liderlik yaklaşımı.
Yeni düşünme ve iş yapma şekillerinin benimsendiği çeviklik yaklaşımını ve çevik lider olmanın ne anlama geldiğini gelin biraz daha yakından inceleyelim.
Günümüzün hızlı tempolu, hiper-rekabetçi küresel ekonomisinde liderler bir yandan müşterilerine daha fazla değer sunarken, bir yandan da şirket çalışanlarının inandıkları ortak bir amaca hizmet etmekten tatmin duydukları, daha güçlü bir şirket kültürü oluşturmaya çalışıyorlar. Bunun için de karar alma yetkisini tek bir merkezde toplamayan, yüksek düzeyde işbirliği, katılım, yetkilendirme ve iletişime açık liderlik modelleri ortaya çıkıyor.
Çevik (agile) kültürün benimsendiği bir kurumda proje ekipleri yüksek seviyede işbirliğine açıktır. Ekipler farklı disiplinlerden gelen kişilerden oluşur ve tüm ekip üyeleri ortak bir hedefe birlikte yürürken birbirlerinin deneyim, tecrübe, fikir ve becerilerine saygı duyarlar. Çevik liderin netleştirdiği öncelikler doğrultusunda çalışmalarını yürüten, liderin müdahalesine gerek kalmadan kendi içinde yeniden organize olabilen, inisiyatif alan, çözüm odaklı bir ekip çalışması sergilerler. Gerektiğinde risk alırlar. İyi ya da kötü, sonuçlar herhangi bir bireye değil tüm takıma atfedilir.
VUCA dünyasında artık liderlik konumundaki kişinin tüm kararları verip, diğerlerinin onun dediklerini takip ettiği günler geride kaldı. Çevik bir çalışma ortamını besleyecek uygun iklimi yaratmak ve ekibin başarıya ulaşmasını sağlamak geçmişteki liderlik modellerinden farklı, yeni liderlik becerileri gerektirmekte.
Bir çevik lider…
1. Büyük resmi gözden kaçırmaz
Kurum dışındaki dünyanın önemli oyuncularından ve trendlerden haberdardır. Bunların kurumun geleceğine olası etkilerini gözden kaçırmaz. Belirsizlik ve tanımlanamazlık durumlarında, stratejik kararlarda bu bilgileri dikkate alır.
2. Önceliklerin farkındadır
Kendisine “kaliteli düşünme zamanı” yaratır. Elindeki verilerden mekanik, üzerinde hassasiyetle düşünülmemiş ezbere çıkarımlar yapmaz. Konuya çok farklı perspektiflerden yaklaşarak aralarından en uygun bakış açısını seçer.
3. Sözü ve eylemleri uyum içindedir
Değişimin önemine her fırsatta değinen, değişimi yaşamında fiilen uygulayan ve bununla diğerlerine örnek olan liderdir. Bilme boyutunun ötesine geçmiş, eylemleriyle organizasyonun geri kalanına örnek olan kişidir.
4. Hizmetkâr liderdir (servant leadership)
Takipçilerinin değil de kendisinin hizmet eden rolde olduğu bir liderlik modelini benimsemiştir. Yani bir lider olarak önceliği başkalarına hizmet etmektir. Onların daha sağlıklı ve daha iyi düşünen, ayakları üzerinde durabilen, daha özgür, ellerinden gelen en iyiyi ortaya koymalarını sağlayan bireylere dönüşmelerinde aktif rol oynar, içinde maneviyatı ve hoşgörüyü barındıran bir liderlik modeli ortaya koyar.
5. Öğrenmeye ve gelişime imkân yaratır
Şirketin iş sonuçlarını ve performansını gözden kaçırmadan ekibi için öğrenme fırsatlarına uygun bir zemin hazırlar. Kendisine verilen geri beslemeler üzerinde aktif olarak çalıştığı görülür. Özgün varoluşunun sesine kulak verir, içine döner ve kendi üzerinde çalışır. Hatalardan ders almayı, çalışma kültürünün ayrılmaz bir parçası kılar.
6. Ötekileştirmez, çeşitliliği önemser
Takım üyeleri birbirinden farklı kişiler olabilir. Takımını oluştururken sadece kendisine benzeyen kişilere öncelik vermez. Herkesin benzer karakterlerde olmasını beklemez. Farklılıkların çalışma ortamına ve sonuçlara zenginlik getirdiğini bilir. Çalışanların kendini güvende hissettiği, kimsenin ötekileşmediği bir çalışma ortamı yaratır.
7. Ortak bir anlayış ve amaç oluşturmaya odaklanır
İşin neden yapıldığını netleştirir ve herkes tarafından paylaşılan, inanılan bir hedefin ortaya konmasını sağlar. Çalışma arkadaşlarının hem kalplerinde hem de zihinlerinde olup bitenin farkındadır. Ekibindekilerin değerlerini ortak bir paydada birleştirip onları harekete geçirir.
8. Ekibine öncelikler konusunda netlik kazandırır
Odağına neyi alacağını ve koruyacağını bilir. Birden fazla sorunla karşılaşıldığında, ekibinin önce neyle başa çıkacağını belirlemesine yardımcı olur.
9. Yetkilendirme ile güç ve otorite devri yapar
Sınırlar ve sorumluklar konusunda netlik sağladığı için ekibinin bu sınırlar içerisinde inisiyatif kullanmasını ve risk almasını destekler.
10. Açıklığa ve şeffaflığa önem verir
Takım üyelerinin birbirlerine karşı açık ve dürüst olmasını sağlar. Ekiptekiler çekinmeden birbirlerinde yardım isteyebilir veya sunabilir.
11. Şirket içinde üreticiliği ve yaratıcılığı artıracak ilişkilerin kurulmasını destekler
İyi fikirlerin organizasyondaki bireylerin statü veya pozisyonlarından bağımsız olarak herkesten gelebileceğine inanır ve bunların organizasyon içinde duyulmasını sağlayacak yapılar oluşturur.
12. Çeviklik kültürünün yaygınlaşması için uygun zemini hazırlar
Duygusal olarak güvenli, deney yapma, işbirliği, sürekli gelişim ve öğrenmeyi destekleyen bir çalışma ortamı ve kültürü oluşturur ve bunu besler. Şirket içinde çeviklik kültürünün yaygınlaşması için aktif bir şekilde çalışır.