Elektronik müziğin kalbi
PSM’de attı
Avrupa'nın en prestijli festivalleri arasında yer alan Sónar'ın İstanbul ayağı 8-9 Mart tarihlerinde 3. kez Zorlu PSM’nin ev sahipliğinde gerçekleşti. Elektronik müzik sahnesinde yer alan, her biri kendi türünde başarıya ulaşmış birbirinden değerli yabancı ve yerli DJ, prodüktör ve grupları ağırlayan Sónar İstanbul, müzik performanslarının yanı sıra görsel ve interaktif performanslarla da katılımcılara unutulmaz bir deneyim yaşattı.
Müzik, yaratıcılık ve teknolojiyi bir araya getirdiği programıyla festival dünyasında deneyim odaklı etkinliklerin başında gelen Sónar’ın İstanbul ayağı, yerli ve yabancı sanatçıların sıra dışı performanslarıyla izleyicileri ses ve ışık dünyasında bir yolculuğa çıkardı. Bu yıl 8-9 Mart tarihlerinde 3’üncü kez Zorlu PSM’de düzenlenen Sónar İstanbul, mekânın teknik altyapısı ve mimari olanaklarını kullanarak yeni medya sanatçılarının çizgi dışı şovlarına ev sahipliği yaptı. İki güne yayılan şovlar, 30x6 metre büyüklüğündeki dev LED ekrana sahip SonarScreen ve SonarHall sahnesinde gerçekleşti.
Bu yılki Sónar’ın İstanbul’un programında, insani duyguları merkezine alan multimedya performansları ve sürükleyici ses ve ışık şovları ile adlarını duyuran St. Petersburg merkezli sanatçı kolektifi TUNDRA’nın en son projesi “Nomad”; sadelik ve nesnelliği ön plana çıkaran ses algısı ve makine zekâsını kullanımı ile dikkat çeken Caterina Barbieri’nin modüler şovu; Islandman projesiyle 2018 yılında Montreux Caz Festivali’nde yetenek ödülünü kazanan Tolga Böyük’ün 1923 yılında çekilmiş sessiz bir filme yapacağı emprovizasyon performansı “Blossom”; interaktif yeni medya sanatçısı Push 1 Stop ve Wiklow’un ultra gerçeklik yansıması olarak adlandırdığı “Membrane” projesi; cisimlerin elektromekanik özelliklerini kullanarak performanslar hazırlayan Martin Messier’in Yro ile gerçekleştirdiği “Ashes” adlı son projesi; elektronik müzik efsanesi Richie Hawtin’in yıllardır sahne ve ışık tasarımını yapan multimedya sanatçısı Ali Demirel ve yeni neslin dikkat çeken isimlerinden klasik müzik piyanisti Kaan Bulak’ın güçlerini birleştirdiği “Impromptu Rockforms” performansı; derin öğrenme ve yapay zekâ teknolojilerini kullanan C/A’in dünyaca ünlü prodüktör ve şarkıcı Grimes’a ithaf ettiği “Claire” şovu; geliştirdikleri özel yazılım ile canlı görsel üretimi yapan NOS Visuals’ın müzisyen Gökalp Kanatsız ile işbirliğinden doğan “NOS” adlı şovu; yeni medya sanatçısı Ali Bozkurt’un yarattığı görsel dünyaya Tolga Böyük’ün müziğiyle süslediği “Wave: A Metanarrative” performansı ve yeni medya sanatçısı Ahmet Said Kaplan ile ses tasarımcısı Alican Okan’ın iki boyuttan üç boyuta geçen “Delight” adlı şovu yer aldı. Ayrıca karmaşık sistemler, davranışlar, algoritmalar ve yazılımlar üzerine çalışan Memo Akten’in 16 metre uzunluğundaki interaktif projesi “Body Paint” ise Sonar +D kapsamında, Digilogue Space’de her yaştan ziyaretçiyle buluştu.
Sónar İstanbul’un programında ayrıca Belgrad şehrinin elektronik müzik dünyasına kazandırdığı, geniş spektrumlu setleriyle dans pistini ateşe çeviren DJ ve prodüktör Tijana T; hiptonize eden synth’lerle örülü tekno setleri ile ün salan Berghain’ın resident DJ’i Kobosil; Monkeytown Records’un kanatları altında 10 yıldır Alman garantili tekno üretimleriyle dikkatleri üzerine çeken trio FJAAK; lo-fi house müzik ismini literatüre sokan İsveçli prodüktör DJ Seinfeld; house müzik ailesinin düşük frekanslı ve minimal üyesi Gqom’un Güney Afrikalı temsilcisi DJ Lag; ilk albümünü geçtiğimiz ay yayımlayan Tunus müzik sahnesinin avangart elektronik projesi Deena Abdelwahed; 2016 yılında DJ Awards tarafından “En İyi Canlı Performans Sergileyen Sanatçı” ünvanı ile parlak bir üne sahip olan Matador; kompakt plak şirketinden kalite standardını almış İsveçli ambient tekno prodüktörü The Field; Detroit şehrinin mekaniğinden çıkmış tekno ve “old school electro” müziği temsil eden DJ Stringray;
doğaçlama ve beklenmedik seslerin adresi Octo Octa; Brooklyn underground sahnesinin dominant gücü Volvox; avangart müzikal duruşuyla kendi alanını oluşturan İngiliz prodüktör ve müzisyen Gazelle Twin; melankoli ve elektronik müziği başarıyla sentezleyen Domino Records sanatçısı George Fitzgerald ve house, tekno, afro, acid ve disco türlerini eşsiz bir şekilde harmanlayan Avustralyalı müzisyen HAAi; EP'leri, single'ları ve remiksleri ile farklı türler arasında gezinen prodüksiyon yelpazelerini ve kimlikleşmiş müziklerini tüm dünyaya kanıtlayan Bicep; 90’ların başından günümüze uzanan ve bu sürenin neredeyse tamamını prodüksiyon ve performansla geçiren Henrik Schwarz; Fransız elektronik müzik sahnesinin kıdemli DJ/prodüktörü olarak maestro etiketini taşıyan Lauren Garnier ve geçen ay “Wealth” isimli yeni şarkılarıyla duyurdukları yoldaki albümleri “Who Else”i da yanına alarak İstanbul’a gelen Modeselektor gibi isimler yer aldı.
Ustalık derslerinden atölyelere, sanatçı panellerinden enstalasyonlara, 75 farklı etkinlikle
SONAR İstanbul +D
Bu yıl üçüncü kez Zorlu PSM’yi müzik, yaratıcılık ve teknolojinin merkezine dönüştürecek Sónar İstanbul’un, Digilogue’un desteği ve Lalin Akalan küratörlüğüyle hazırlanan Sonar +D programında bu yıl 75 farklı etkinlik yer aldı. Yeni nesil müzik aletlerinden DJ atölyelerine, yaratıcı endüstriler ve dijital araçlar üzerine eğitim programlarından atölyelere, girişimcilerin yeni projelerini gösterebilecekleri stantlardan alanında uzman sanatçıların sunumlarına, müzisyen konuşmalarından interaktif enstalasyonlara uzanan renkli Sónar +D programı, 9 Mart günü Zorlu PSM’deki Digilogue Space, Sky Lounge ve Meydan Fuaye alanlarında sanat ve teknoloji tutkunlarını ağırladı.