Öncelikle, kısaca Jules Verne’den bahseder misiniz?

Dünyanın her köşesinde gerçekleştirdiğimiz kurumsal seyahatler, kurumsal organizasyonlar ve kişiye özel seyahatler ile ilham kaynağımız, “zamanın ötesinde ve zamansız” yaşamayı başaran fütürist, maceracı yazar Jules Verne gibi biz de sınır tanımıyor, fark yaratan kurumsal ve bireysel seyahat ve organizasyon hizmetlerimizle şirketlerin çözüm ortağı oluyoruz. 23 yıldır, gelecekten ilham alan, yaratıcı, yenilikçi ve çözüm odaklı 65 kişilik ekibimiz ile kurumlar ve bireyler için seyahat ve organizasyon çözümleri üretiyoruz.

Siz bu Covid-19 dönemini işleriniz açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? Jules Verne olarak bu dönemde ne gibi aksiyonlar aldınız, hangi adımları attınız?

Covid-19 dönemi tüm dünyada birçok sektör için çok zorlu geçiyor. Salgının süreçlerine bağlı olarak ne zamana kadar devam edeceği, ne zaman son bulacağı malesef tam öngörülemiyorsa da, bu kriz ile birlikte yaşama evresine geçildi ve bu doğrultuda turizm alanında da tüm tedbirler, önlemler belirlenip aksiyonlar alınmaya başlandı. Tabii ki de turizm sektöründeki sınırlamalar ve tüketici endişeleri nedeniyle seyahat talepleri sert bir şekilde düştü; halen düşük seviyesini korumaya devam ediyor. Küresel çapta oluşan bu kriz ve neredeyse tüm ülkelerin bu dönemde sınırlarını kapatmaları, sektörü durma noktasına getirdi diyebiliriz. Dünyadaki destinasyonların en az yüzde 90’nına seyahat kısıtlaması getirildi. Ama tüm bu olumsuzluklara rağmen, bu dönem bizim için birçok fırsat da barındırıyor aslında. Bizim, bu krizi fırsata çevirebilen şirketlerin başında geldiğimizi söyleyebilirim. Seyahat ve turizm algısı yeniden şekilleniyor. Pandemi sonrası için hazırlıklarımız tüm hızıyla devam ediyor. Bu dönem geçici bir dönem, kademeli olarak seyahatler hızlanacak.

Jules Verne olarak, yeni oluşan sektör ve piyasa koşullarına uyum sağlamak için öncelikle kendimizi yeniden değerlendirmemiz ve kaynaklarımızı yeniden kurgulamamız gerekliliği ortaya çıktı. Bu doğrultuda da şirket içerisinde ilave yapılanmalarımız, iş süreçlerimizde ve operasyon modellerimizde değişikliklerimiz ve geliştirmelerimiz, marka değeri maksimizasyonumuz için birçok farklı çalışmamız, müşteri iletişim ve sadakat stratejilerimizde yeniliklerimiz ve en önemlisi de özellikle seyahat teknolojileri ürün geliştirmelerimizde ve yatırımlarımızda büyük artış oldu.

Aslında en çok “Dijital Sıçramaya” odaklandık biz bu dönemde diyebiliriz Jules Verne olarak. Zaten, son yıllarda dünyada da en büyük turizm trendi, çevrimdışı (offline) seyahat acentelerinden çevrimiçi (online) seyahat acentelerine geçiş. Tabii ki yüzde yüz online değil, aslında tam anlamı ile hibrit bir yapıda ilerliyoruz biz. Seyahat teknolojileri o kadar ilerledi ki, her şey internet ve acentelere özel “online platformlar” üzerinden bağlanabilir ve erişilebilir hale geldi. Bu sistemler, seyahat ve turizm endüstrisine süreçleri düzene koymada, müşteri deneyimini iyileştirmede ve zamandan ve bütçeden tasarruf etmede büyük ölçüde yardımcı oluyor.

Ancak tabii ki birebir müşteri iletişimi, müşteri değer yönetimi, müşteri kazanımı ve müşteri sadakati için halen çok önemli. Bunu da öncelikle korumaya devam ediyoruz. Özellikle bu dönemde tüm müşterilerimizle bağlarımızı kuvvetlendirmeye her daim devam ediyoruz. Günümüzdeki durumu göz önüne aldığımızda, turizm şirketlerinin iş ortakları ve müşterileri olan diğer sektör şirketlerinin ruhundan da anlaması gerekiyor. Pandemi sonrasındaki dönemde dünyada iş seyahatleri de başka modellere evrilecek. İş seyahatlerinin bir kısmı online kanallar üzerinden yapılacak, fuar katılımlarında kişi sayıları azalacak, çok seyahat ederek çevreye, dünyaya verdikleri zararı hesaplayacak şirketler, ama kurumsal seyahatler hep olacak. İş hayatında birebir ilişkinin gücü her zaman var olacak.

Teknoloji adaptasyonu hayati önem taşımakla birlikte, geleneksel müşteri ilişkileri deneyimini de değiştirmek gerekiyor. Şirketlere sadece seyahat politikaları üzerinden hizmet veren seyahat acentası modelinden, seyahat edenlerin de memnun kalacağı modele geçmeyi teşvik eden, bu anlamda şirketlere danışmanlık veren bir konuma geçmek gerekiyor. Kurumsal seyahatleri sadakat programları ile birleştirmek, iş seyahatlerini uzatarak ya da erken giderek bireysel seyahate dönüştürme imkânı vermek (“bleasure”), tüm seyahatlerde hangi bilgiye ihtiyacı olacağını öngörerek kişilere bu bilgiyi sunmak, ilk aklıma gelen alanlar. Biz Jules Verne olarak bu alanlarda katkı sağlayacak ürünler geliştirmeyi hedefliyoruz.

Yukarıda bahsettiğim tüm bu ihtiyaçlar, sektörün tamamı için ortaya çıktı aslında. Turizm sektörü, bilinen göz önünde olan paydaşları ve tüketicinin görmediği diğer paydaşları ile çok geniş, yani aslında pandeminin etki alanı çok büyük. Tüm sektörler için olduğu gibi, turizm sektörünün de yeniden yapılanmasını başlatan Covid-19 dönemi, turizm şirketlerini seyahat eden kişilerin değişen seyahat algılarını ve beklentilerini daha iyi analiz etmeye, anlamaya ve farklı çözümler üretmeye yönlendirdi. Mevcut ve potansiyel müşteri ihtiyaçlarına farklı çözümler sunan, geleceğin ihtiyaçlarını öngörebilen ve şekillendirebilen, inovatif ve teknolojik bakış açısı ile kendisine ve hizmet verdiği müşterilerine katma değer yaratan, hedefleri sadece satış odaklılık değil katma değere verimlilik sağlayacak formüllere sahip, geleneksel turizm anlayışından sıyrılabilen ve risk yönetim planına sahip turizm şirketleri bu zorlu dönemi en verimli şekilde değerlendirmiş olacaklar ve hayatta kalmaya devam edecekler.

“Dijital sıçramaya odaklandık” dediniz. Bu anlamda kurumsal seyahat hizmetlerinde nasıl bir yenilik yaptınız, dijital bir ürün mü lanse ettiniz?

Bu dönemde çok önemli iki dijital ürün yarattık ve hayata geçirdik. JVSMART ve JOIN. JVSMART, müşterimiz olan kurumların iş seyahatlerini -bizimle e-posta ya da telefon trafiği olmaksızın- kendi bilgisayarlarından ya da telefonlarından kendi başlarına hızlıca seyahat planlamalarını sağlayan, önceden belirleyecekleri seyahat politikaları ile şirket içi onay süreçlerini hızlıca çözebilecekleri, anlık online raporlar oluşturarak süreçlerin seyahat politikalarına uygunluğunu kolaylıkla kontrol edebilecekleri, kural oluşturma mekanizmaları ve online takip sayesinde masraf yönetimi yapabilecekleri, bu sayede kurumun seyahat harcamalarını optimize ederek tasarruf yapmalarını sağlayabilecek bir “Online İş Seyahati Satınalma ve Rezervasyon Platformu”. Yurtiçi, yurtdışı tüm uçak bileti ve konaklama rezervasyon ve satın almalarını, seyahat politikaları çerçevesinde hızlı ve güvenli bir şekilde 7/24 tek bir platform üzerinden yönetebilecekleri akıllı bir sistem aslında.