Zorlu Maden Grubu Başkanı Orhan Yılmaz
“Tüm dünyada elektrikli araçların artışıyla birlikte biz de hızla büyüyeceğiz.”
19 Mart 2023 tarihinde düzenlenen Zorlu Grubu Yöneticiler Toplantısı'nda, ana kullanım alanı paslanmaz çelik olan nikelin, elektrikli araç bataryalarında kullanılması ile birlikte talep patlaması yaşadığını söyleyen Orhan Yılmaz, yatırımlarını bu hızlı büyüme öngörüsünü baz alarak yaptıklarını belirtiyor.
Zorlu Holding’in beş faaliyet alanından biri olarak yeni nesil madencilikte pek çok faaliyete imza atmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Zorlu Maden ve Metalürji Grubu olarak bu anlamda Türkiye’nin Ar-Ge üssü olma hedefimize hızla yaklaşıyoruz.
Meta Nikel, nikel talebinin artacağı öngörüsü ile 2014 yılında üretime başladı, 2022 yılında 131 milyon dolar ciroya ulaştı. Geleceğin önemli enerji kaynaklarından biri olarak gördüğümüz nikel ve kobaltı, farklı formlarda ve yüksek katma değer yaratarak üretiyoruz. Amacımız, nikel madenciliğini yenilikçi bir iş haline getirmek. Böylece hiç kuşkusuz ki Türkiye ekonomisine daha büyük katkılar sunacağız.
“Elektrikli araç bataryaları için nikel ve kobalt üretimi yapıyoruz.”
Ana kullanım alanı paslanmaz çelik olan nikelin, elektrikli araç bataryalarında kullanılması ile birlikte talebi hızla artıyor. Elektrikli araçlar için önemli olan bataryaların kimyasallarından iki tanesini birinci safhada üretiyoruz. Şu anda nikelin ve kobaltın hidroksitlerini üretme aşamasındayız. Batarya sektöründen gelen nikel talebi, 2030 yılına kadar toplam nikel pazarının yüzde 25'inden fazlasını oluşturacak. Nikel madeninin önümüzdeki 7 yılda, yüzde 50 daha fazla tüketileceğini öngörüyoruz, bunun için hazırlık yapıyoruz. Bu hızla 2030’da nikel tüketiminin yüzde 33’e çıkacağını söyleyebiliriz. Bataryanın en kritik parçası katotun metal içeriğinde daha fazla nikel kullanılması için harekete geçildi. Önümüzdeki yıllarda nikelin ve kobaltın önemi daha da artacak.
“Batarya sektöründen gelen nikel talebi, 2030 yılına kadar toplam nikel pazarının yüzde 25'inden fazlasını oluşturacak. Önümüzdeki yıllarda nikelin ve kobaltın önemi daha da artacak.”
Manisa Gördes’te bulunan Meta Nikel, üretiminin tamamını ihraç ediyor.
Meta Nikel Gördes Fabrikası’nda Yüksek Basınçlı Asit Liçi (HPAL) teknolojisiyle Nikel Hidroksit Çökeltisi (MHP) üretiyoruz. HPAL projesi, tüketilen asit miktarını azaltan, verimliliğin fazla olduğu, nikelin maksimum kazanıldığı bir teknoloji. Bundan sonraki yatırım planlarımız için nikel sülfat ve kobalt sülfat üzerine çalışacağız. Eskişehir’de cevherimiz işliyoruz, Gördes’te maden sahamız ve tesisimiz var. Uşak’ta maden sahamız var. Eskişehir’deki Fe-Ni Madencilik şirketiyle nikel üzerine iş planlamayı amaçlıyoruz. Ürettiğimizin tamamını Çin’e, Güney Kore’ye ihraç ediyoruz. Alternatif pazar olarak Batı ülkeleriyle ilgili çalışmalarımızı gündemimize aldık. 2014 yılında Gördes HPAL devreye alınma sürecini başlattık.
Yatırımlar arasında cevher zenginleştirme ünitesinin kapasitesini ve kalitesini artırmayla ilgili projelerimiz var. 1 ton nikel üretmek için sülfürik asit kullanımını 40 tona düşürdük, bunu 33-35 tonlara indirmeyi hedefliyoruz. Bunun yanında kapasite artışı projemiz var. Bu artışla mevcut fabrikanın alt yapısını kullanarak cüzi bir yatırımla, ilave 5 bin ton daha nikel üretmeyi düşünüyoruz.
“Ar-Ge çalışmalarımız sayesinde önemli kazanımlar elde ettik.”
Kapasiteyi arttırma fikri yanında nikel sülfat, kobalt sülfatla ilgili Ar-Ge çalışmaları yapıyoruz. Ar-Ge çalışmalarımızdaki hedeflerimizi gerçekleştirmek için işletmecilik kültürünü önceden öğrenmek, kurulacak fabrikanın Opex ve Capex tahmininde bulunmak ve yatırım sürecini anlamak için hazırlıklı olmak gerekiyor. Ar-Ge çalışmaları sayesinde ciddi Capex düşüşleri sağladık.
“Hem teknolojiye hem insana yatırım yaparak modern madenciliği dünya standartlarında uyguluyoruz.”
“Sürdürülebilirlik çerçevesinde yürüttüğümüz toplum ve çevre odaklı tüm sosyal sorumluluk projelerini önemsiyoruz.”
Sürdürülebilirlik önem verdiğimiz diğer alanlardan biri. Meta Nikel olarak sürdürülebilirlik bilincini sadece topluma mâl etmiyor, bu bilincin kurumların ve şirketlerin de başlıca görevlerinden biri olduğunu gösteriyoruz. Sürdürülebilirlik hedeflerimizi bir bir gerçekleştirmenin sevincini yaşıyoruz. Bu anlamda, “Çiçekli-2 Göleti”, “Celal Bayar Üniversitesi Gördes Meslek Yüksekokulu İnşaatı”, “Balıkesir İli Milli Ağaçlandırma Seferberliği” ve “Tavşanalanı Ağaçlandırması”, bölge köylerde eğitim gören 100’ün üzerinde çocuk ve gence burs verilmesi gibi sosyal sorumluluk projeleri yürütüyoruz. Bunun yanı sıra yeni su yerine çoğunlukla geri dönüşümlü su kullanıyoruz. Karbondioksit salımı ile ilgili de yaptığımız Ar-Ge çalışmalarıyla, karbondioksit emisyonunu azaltıcı tedbirleri alıyoruz. Karbondioksit miktarı 2020 yılında 56 ton iken, bu miktarı şu an 40 tona düşürdük. Karbondioksit miktarını 25 tona kadar düşürmeyi amaçlıyoruz.
Maden sektöründe, 1 milyon ton cevherden sadece 6.500-7.000 ton nitelikli malzeme alıyorsunuz, geri kalanı atık barajına gidiyor. Biz de bu konuda harekete geçtik ve atık malzemelerinin çimento sanayisinde kullanılmasıyla ilgili bir çalışma başlattık. Yaklaşık beş yıldır devam eden çalışmalarımız sonucunda bu atıklar, demir cevheri olarak kullanılarak dönüştürülmüş olacak. Bunun gibi sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.
“Karbondioksit salımı ile ilgili yaptığımız Ar-Ge çalışmaları sonucunda, karbondioksit emisyonunu azaltıcı tedbirleri alıyoruz.”